Coğrafi İşaret Nedir?


  • Ağustos 10, 2017

Ferda Yıldırım – Et ve Süt Kurumu Piyasa İzleme Ve Değerlendirme Dairesi Başkanı
Coğrafi işaret terimi ilk kez bir sınai mülkiyet hakkı türü olarak Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Hakları Anlaşmasının (TRIPS) 22’nci maddesinde “bir malın kalitesinin, ününün veya diğer özelliklerinin esas olarak coğrafi menşeine atfedildiği durumlarda, bir malın menşeinin herhangi bir üyenin ülkesi veya bu ülkede bir bölge veya yer olduğunu gösteren işaret” olarak tanımlanmıştır.
Ülkemiz fikri mülkiyet sisteminin yasal ve kurumsal alt yapısı içinde coğrafi işaretlere ilişkin esas düzenleme, 1995 yılında yürürlüğe giren 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye dayanmaktadır.
Dünyadaki gelişmelere paralel olarak özellikle son yıllarda ülkemizde de ürünlerin kaynağına ve coğrafi işaretlere olan ilgi artmıştır. Artan ilgi ile birlikte coğrafi işaretlerin korunması ve tüketiciye ürünlerin kaynağı konusunda garanti sunulması için piyasa denetiminin etkin bir şekilde yapılmasının önemi belirginleşmiştir.
Türk Mevzuatında coğrafi işaretlerin korunması ile ilgili temel düzenleme olan 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (555 sayılı KHK)’nin 3’ üncü maddesinde coğrafi işaret; “belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle kökenin bulunduğu bir yöre, alan, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaret” şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanıma göre coğrafi işaretten söz edebilmek için coğrafi sınırları belirlenmiş bir alan olmalı, bu alana ait doğa ve beşeri unsurlardan kaynaklanan bir ürün olmalı, ürünün ayırt edici özellikleri ile coğrafya arasında bağlantı olmalı ve ürünün üretimi, işlenmesi ve diğer işlemlerinin tamamı ya da en az biri bu alanda gerçekleşiyor olmalıdır. 555 sayılı KHK’nın 1 inci maddesine göre doğal ürünler, tarım, maden ve el sanatları ürünleri ile mevzuatta belirtilen şartları taşıyan sanayi ürünleri coğrafi işaret başvurusuna konu olabilmektedir.

Coğrafi İşaretlerin Önemi
Coğrafi işaret tescilinin amaçlarından biri genel nitelikleri itibariyle üretimi, coğrafi kaynağı gibi bir takım yerel niteliklerine bağlı olarak belli bir üne kavuşmuş ürünlerin korunmasını sağlamaktır.
Coğrafi işaretin; coğrafi kaynak belirtmek, geleneksel bilgi ve kültürel değerlerle de şekillenebilen üretim metodunu ve kalitesini garanti etmek, pazarda ürünleri ayırt ederek pazarlama aracı olmak, yerel üretimi ve kırsal kalkınmayı desteklemek, turizme katkıda bulunmak, ürün taklitçiliği ile mücadele etmek gibi işlevleri bulunmaktadır. Coğrafi işaretlerin özellikle kırsal kalkınmanın desteklenmesinde önemli bir rolü olduğu söylenebilir.
Ülkemizde, son yıllarda coğrafi işaret konusunda bir farkındalık oluşmaya başlamıştır.
Şu anda tescil edilmiş ürün sayımız 204’tür. İnceleme aşamasında olan başvuru sayısı ise 302’dir. Yapılan çeşitli araştırmalarda 2 bin 500 civarında ürünün coğrafi işaret tescili alabilecek bir potansiyel taşıdığını görülmüştür. Avrupa Birliği’nde tescil edilmiş ürün sayısı 5 bin civarındadır. Türkiye genelinde coğrafi işaretin önemi konusunda farkındalığın artırılması son derece önemlidir.
Dünya pazarlarında coğrafi işaret tescilli ürünlerin, eşdeğerine göre 2,2 kat daha pahalıya satıldığını bilinmektedir.
Ülkemizde coğrafi işaretin önemi konusunda yapılan çalışmalar, farkındalık yaratma çabaları bir şekilde sonuç vermeye başlamıştır. Süt ve süt ürünlerine yönelik yapılan başvurulardan 9 ürün coğrafi işaret alma başarısını göstermiştir. Gelişen süt endüstrisi, bilinçlenen süt üreticisi, birliklerimiz, kooperatiflerimiz vasıtasıyla inanıyoruz ki süt ve süt ürünlerimiz hak edikleri değeri alacaklardır.

Coğrafi İşaretli Süt ve Süt Ürünlerimiz;
• Afyon Kaymağı
• Diyarbakır Örgü Peyniri
• Edirne Beyaz Peyniri
• Erzincan Tulum Peyniri
• Erzurum Çivil Peyniri
• Erzurum Küflü Çivil Peyniri
• Ezine Peyniri
• Hellim
• Kars Kaşarı

Coğrafi İşaretli ürünlerin desteklenmesi üreticilerimizi haksız rekabete karşı korurken, tüketicilerde de doğru lezzeti tatmaları için bir farkındalık yaratmaktadır. Ayrıca yerel üreticilerimiz yarattıkları bu ürünlerle dünya pazarlarına açılma şansı yakalayabilir dünya pazarlarında söz sahibi olabilirler. Tüm dünyanın yakından tanıdığı Fransız peynirleri, Hollanda peynirleri ve benzeri kadar kıymetli ürünlerimiz belki de coğrafi işaretler vasıtasıyla dünya piyasalarına girebilecek ve söz sahibi olacaktır.

Bir cevap yazın





İlginizi Çekebilir

  • Ali İhsan GEZGİN
  • Ağustos 10, 2017
GURUR VE ONUR DUYDUK
  • Nejat ALTINSOY
  • Ağustos 10, 2017
BİRLİKTE 10. YIL
  • Gökhan KORKUT
  • Ağustos 10, 2017
Yemdeki küf süte geçer mi?